Havalar ısındığında ve insanların kendilerini parklara, sahillere attığı zaman eğer sen de ipin üzerinde yürüyen insanlar gördüysen ve bunun ne olabileceğini merak ediyorsan, bu yazı tam da bu soruları yanıtlamak için yazıldı! İlk olarak belirtmemiz gereken ise o ipe aslında webbing yani perlon denildiği. Uzaktan bakıldığında merak uyandıran, ilk başta biraz da garip gelen bu spor aslında birçok kişi tarafından yapılıyor. Slackline, farklı disiplinlere de sahip ve bunların arasında metrelerce yüksek iki nokta arasında kurulan hatların arasında yürümek de dahil. “Peki nedir bu slackline?” sorusunu sormaya başladıysan, yazının devamında keyifli okumalar!
Slackline, iki sabit nokta arasına kurulmuş bir perlonun üzerinde yapılan denge kurma sporudur. Slackline’ı sirklerde gördüğümüz ip cambazlığından ayıran ise, isminden de belli olduğu üzere, gerilimli ve hareketsiz hat üzerinde gerçekleştirilen ip cambazlığının aksine, gevşek bir perlon üzerinde yapılmasıdır. Slackline’ı ip cambazlığından ayıran bir diğer nokta da üzerinde yürünen malzeme olan perlondur. Perlon, yüksek çekiş kuvvetine sahip yassı bir şerittir, genişliği ve kullanılan iplik çeşidi de kullanım alanına göre farklılık gösterir. Bu özellikler ile slackline ve ip cambazlığı farklı iki kategoride yer alırlar.
Slackline, dinamik bir hattır ve kişi dengede kalabilmek için tüm vücudunu kullanır. Bu özellikleri de slackline’ı ulusal ve uluslararası federasyon ve spor kulüplerine sahip bir spor dalı yapmaktadır.
Slackline ilk olarak 1980’li yıllarda Yosemite Vadisi’ndeki kaya tırmanışçılarının, aktif dinlenme günlerinde yapmaya başladıkları bir aktivite olarak ortaya çıkmıştır. İlk zamanlarda Yosemite Vadisi’nde tırmanış malzemeleri kullanılarak yapılan bu dengede durma sporu sonrasında dünyaya da yayılmaya başlayarak 2000’li yıllar itibarıyla herkesin yapabileceği, tanınan bir spor haline gelmiştir.
Türkiye’de slackline’nın bugünkü aktifliğine ve tanınırlığına ulaşmasını sağlayan isimler ise 2018’de kurulan Slackline Derneği’nin yönetim kurulu başkanı Nuri Kayserilioğlu, Cihan İlhanlı ve Yavuz Selim Şirinoğlu’dur. Sosyal medyada kurulan Slackline İstanbul grubu ile ilk buluşma 2012 yılında Boğaziçi Üniversitesi’nin Güney Kampüsü’nde gerçekleşir ve sonrasında zamanla bu spor topluluğuna katılan kişiler şimdiki Slackline Derneği’ni oluşturur. Slackline Derneği ve Slackline Türkiye aktif olarak çeşitli etkinlikler, workshoplar ve buluşmalar düzenleyerek slackline’ı tanıtmaya ve geniş kitlelere ulaştırmayı hedefleyerek organizasyonlarını sürdürmeye devam etmektedirler. Bu sporu nasıl deneyebilir veya öğrenebilirim diye düşünüyorsan Slackline Derneği'nin internet sayfasına göz atmakta fayda var!
Bahar aylarında ise kimi hafta sonları Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda slackline buluşmalarına denk gelmek mümkün olabilir – güncel buluşmalardan haberdar olmak adına Slackline İstanbul ve Slackline Turkey Facebook sayfalarını takip edebilir ve buradan slackline ile ilgili herhangi bir soruna cevap bulabilirsin.
--> Macerita ile slackline'ı keşfetmek için Maceralar sayfamıza göz atabilirsin!
Bu sporu yapmanın kişiye göre değişen farklı nedenleri olabilir. Biraz genelgeçer faydalarından bahsetmemiz gerekirse bunların arasında, dengeyi iyileştirmesi, vücuttaki core aktivasyonunu sağlaması ve odaklanma gerektirdiğinden meditatif olması yer alabilir. Slackline seti edinildikten sonra uygun bir yerde hemen kurulup yapılmaya başlanabilir. Ancak işe koyulmadan önce bilinmesinde fayda olan kimi önemli noktalar var:
● Slackline seti hafif malzemelerden oluşur ve en elzem kısmı perlonun gerilebileceği iki sabit noktanın olmasıdır. Bu sabit noktalar kesinlikle elektrik direkleri, sokak lambaları gibi beşeri unsurlar olmamalıdır. Bu tür yapıların sağlamlıklarından emin olunamayacağından güvenli seçenekler değillerdir. Slackline için yaygın olarak tercih edilen sabit bağlantı noktaları ise ağaçlardır. Şehrin ortasında yer alan parklarda kurarak açık havada bu sporu gerçekleştirmek mümkündür, hem de oldukça keyiflidir.
● Ağaçlara kurulum gerçekleştirilmeden önce ağacın sağlamlığından (taşınmış ağaç olmadığından) emin olunması gerekir. Aynı zamanda ağacın zarar görmemesi adına çapı 30 cm’den büyük ağaçlar sabit noktalar olarak seçilmelidir.
● Sabit nokta olarak ağaç seçildiği takdirde mutlaka kullanılması gereken bir malzeme ise “Tree Pro” olarak da bilinen ağaç koruyuculardır. Perlonu ağaçların etrafına geçirmeden önce koruyucu yerleştirmek, slackline hattının ağaca uygulayacağı yüzeysel kuvveti dağıtır ve böylelikle ağacın zarar görmesi engellenir. Kullanılmayan eski matlar, keçeden oluşan malzemeler, havlu veya eski kalın kıyafetler de ağaç koruyucu olarak kullanılabilir.
● Slackline için kullanılan perlonun genişliği 2.5 cm ile 5 cm arasında değişmektedir ve bu genişlik farkı aktivitenin zorluk seviyesini de belirlemektedir. Yapılan bu denge sporunun zorluğu; hattın uzunluğu, yerden yüksekliği ve gerginliğine göre de değişmektedir.
Slackline kurulumunda kullanılan en yaygın iki tip set vardır ve bunlar: Ratchet’lı sistem, ve Primitive (pulley) sistemdir. Başlangıç seviyesi için daha çok tercih edilen Ratchet’lı sistemin malzemeleri arasında yer alanlar ise aşağıdaki gibidir:
● Yürüyüş perlonu
● Ratchet
● Spanset
● Ağaç koruyucular
Slackline seti haricinde kullanılacak malzemeler olduğunda ise kesinlikle çelik malzeme kullanılması gerekir ve alüminyum tercih edilmemelidir. Tırmanış için kullanılan karabinalar ise slackline kullanımı için asla uygun değillerdir. Kilitlenebilir ve kaynaksız çelik karabinalar veya shackle kullanılmalıdır.
Slackline gelişmekte olan bir spor ve yaygın farklı disiplinleri vardır. Bunlar arasında ise; highline, longline, rodeoline, waterline ve trickline yer almaktadır. Bu disiplinler her ne kadar slackline ile aynı temele sahip olsalar da zorlukları, gerçekleştirilen yerleri, teknikleri, malzemeleri ve antrenman şekilleri farklıdır.
Highline ,yüksek iki nokta arasına kurulur, gevşekliği çok fazladır ve sporcunun da hareketleriyle birlikte dinamik özelliğe sahip olan bir hattır. Highline için emniyet kemeri ve emniyet ipi kullanılarak güvenlik sağlanır. Böylelikle sporcu ip üzerinde dengesini kaybetse bile üzerinde yürüdüğü ipe bağlı olduğundan güvende kalacaktır. Highline’nın güvenliğinin sağlanması adına, bu alanda uluslararası dernek tarafından verilen rigging sertifikasına sahip olan kişilerce yapılmalıdır.
Longline, slackline’ın uzun halidir ve 30 metrenin üzerindeki 2.5 cm kalınlığına sahip hatlar longline olarak kabul edilir. Longline kurarken ise slackline kurumundan daha fazla malzemeye ihtiyaç duyulacaktır. Longline’da hatta tansiyon verebilmek adına pulley sistem kullanılır. Perlonun yere değen kısmı, slackline’a göre çok daha fazla sarkacağından hattın daha yükseğe kurulması gerekir. Bu yüzden de düşüşlerde daha dikkatli olmak faydalı olacaktır.
Rodeoline, kurulumu slackline’a benzeyen ancak sabit noktalara çok daha yüksekten bağlanan hatlardır. Bu hat hiç gerilmeden kurulur, çok gevşektir ve orta noktası yere yakındır. Rodeoline, highline pratikleri için de oldukça etkilidir.
Waterline, su üzerinde gerilen hatlar üzerinde yapılır. Su üzerindeki slackline olarak düşünülebilir.
Trickline, çok daha gergin kurulan bir hattır ve üzerinde takla, atlama vb. akrobatik hareketler gerçekleştirilir.
Uzaktan bakıldığında “bu insanlar ne yapıyorlar acaba?” diye düşündüren bu spora olan ilgiyi biraz arttırmak ve bilgi vermek amacıyla yazdığımız bu yazının daha detaylı bilgilerine ulaşmak istersen Slackline Derneği ve de International Slackline Association’ın internet sitelerini ziyaret edebilirsin. Bu yazı sürecinde bilgilerini ve deneyimlerini paylaşan ve yazının oluşmasında katkıda bulunan Deniz Birtan Ergün’e ise yardımları için çokça teşekkürler!
Maceralarla kalman dileğiyle!